22 Ekim 2012 Pazartesi

"Küçük Ronaldo": Ronaldinho

Brezilya dediğimizde aklımıza gelen ilk kavram futbol oluyordur şüphesiz.Ülkenin futbolcu konusunda çok zengin bir maden olduğu yadsınamaz bir gerçek.Tüm futbolseverlerin ortak kanısı şudur ki; o kıtadan çıkan ayakların doğuştan yetenekli olduğu.Bu tezin yanlış olduğu söylenemez bence de.Ancak bazen öne çıkan bir kaç oyuncu olabiliyor.Benim ve benim dönemimdeki her insanın futbola duyduğu tutkunun başlangıcı olarak gördüğüm 2002 Dünya Kupası'nda tanıdık onu.İngiltere'ye attığı muhteşem frikik golünü unutmak mümkün değil.Futbol tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir oyuncu Ronaldinho'yu mercek altına aldım.

21 Mart 1980'de Brezilya'nın Porto Alegre eyaletinde dünyaya gelen Ronaldo de Assis Moreira, her sambacı gibi çok küçük yaşta futbol topuyla çalıştı.7-8 yaşlarında babasının bir havuzda boğularak ölmesinden sonra 2 abisi ile birlikte futbol oynayarak hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlardı.Ülkedeki her fakir çocuğun tek hayali futbolcu olmaktı.Ronaldinho'nun da hedefi buydu tabi.Ona Ronaldinho denmesinin sebebi ise küçüklüğünde hayranı olduğu sonrasında milli takımda da birlikte oynama şansı bulduğu idolü Ronaldo içindir.Ronaldinho, "küçük Ronaldo" anlamına gelmektedir.1997 yılında Gremio altyapısında futbol kariyeri start alan Ronaldinho, Brezilya'nın gelecek vaat eden genç futbolcuları arasında gösteriliyordu.Nitekim bunu söyleyenlerin yüzünü kara çıkarmayacaktı.Fransızların kancasına takılan Ronaldinho, sıkıntılı bir transfer sürecinden sonra 2001'de PSG'ye transfer oldu.Paris ekibinde teknik direktörle yaşadığı sıkıntılardan dolayı başarısız bir dönem geçiren Ronaldinho için 2002 Dünya Kupası'na gitmek zor duruyordu.Fakat dönemin Brezilya teknik direktörü Felipe Scolari, onu kadroya davet etti ve Brezilya'nın şampiyonluğunda önemli rol oynadı Ronaldinho.


2003'te PSG, Avrupa kupalarına katılamayınca Ronaldinho, sözleşmesinde bulunan maddenin üzerine satış listesine konuldu.O sıralar Barcelona'nın yeni başkanı olan Joan Laporta, Beckham'ı vaat edip başkanlığa seçilmişti.Ancak Beckham'ı ezeli rakipleri olan Real Madrid'e kaptırınca, gözlerini Ronaldinho'ya çeviren Katalanlar, Brezilyalı yıldızı renklerine bağladı.Brezilyalıların Avrupa futbolunda zorlandığına bir kanıt olarak gözüken PSG kariyerine süngeri çekmiş Ronaldinho vardı Barcelona formasıyla.İlk sezonunda çok istekli ve göz kamaştıran bir futbol sergilese bile takımını şampiyonluğa ulaştıramayan Ronaldinho, ikinci sezonda Barça'yla La Liga şampiyonluğuna ulaşmayı başarıyordu.2005-2006 sezonunda ise hayalini kurduğu Şampiyonlar Ligi kupasını kazanan Ronaldinho, kariyerinin zirve noktasını bu dönemde yaşamıştır.Ronaldinho, 2006'da Altın Top ödülüne layık görüldü.2003'ten 2008'e Barça'da 145 maçta 70 gole imza atmıştı sambacı.2008'de zamanın Barcelona teknik direktörü Frank Rijkaard ile sorunlar yaşayan Ronaldinho, kulüpten boynu bükük bir şekilde ayrılıyordu.City'nin astronomik tekliflerini reddedip İtalyan devi Milan'a imza atıyordu yıldız oyuncu.


Ronaldinho, Milan formasıyla ilk golünü Milano derbisinde Inter'e karşı atmıştı.İtalyan ekibinde istikrarlı bir performans sergileyemeyen Ronaldinho,2011'de ülkesinin yolunu tutuyordu.1 sezonluk Flamengo macerasının ardından şu an halen profesyonel kariyerine aktif olarak devam ettiği Atletico Mineiro'ya transfer oluyordu.32 yaşındaki yıldızı 2014 Dünya Kupası'nda görmek isteyen tek futbolsever ben olamam.Futbol tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir sambacı olarak her zaman gönlümde ayrı bir yeri vardır Ronaldinho'nun.Attığı gollerle ve yaptığı fantastik çalımlarla hafızalarımıza kazınan bu adamın değerini bilmek gerekir bence.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder