22 Nisan 2013 Pazartesi

.


Birçok Fenerbahçeli taraftar dün oynanan karşılaşmanın lige noktayı koyacağını düşünmemiştir. Buna ben de dahilim. Galatasaray'ın rahat kazandığı haftada, vurarak kırarak bir şekilde Ankara'dan 3 puanla döneceğimizi düşünüyordum. Hatta maçın başındaki gol beni üzmedi bile. İlk yarı bitmeden 2-0 oldu. Tamam dedik, bu takım maçı çevirebilecek potansiyele sahip; en azından bir beraberlik alacağımız düşüncesindeydim. Fakat olmadı. İsteksiz futbol ve kafaların Perşembe gününde olması bu sonuçtaki temel iki faktör.

Fenerbahçe'nin aldığı mağlubiyetini taktiksel açıdan irdeleyecek olursak; sahada etkisiz bir baskı oyunu vardı. Yani Beyazlar baskıyı kurdu fakat bunu etkili hale getirecek sürekliliği sağlayamadı. Bunun nedeni orta sahada veya kanatlarda oyunu pasla, dribbling ile dikine oynayabilen bir oyuncunun var olmaması. Fenerbahçe'nin mevcut kadrosunda bu özelliğe sahip bir oyuncu var o da Emre. Aslında bu özelliğe sahip ama bunu sahaya yansıtamayan oyuncular da var tabi ki.(Krasic,Stoch,Meireles)

Bu maç matematiksel olarak olmasa da zirve yarışına nokta koyan maç oldu. Ankara'dan puansız dönen Fenerbahçe ile zirvede bulunan Galatasaray arasındaki fark 7'ye çıktı. Geride kalan 4 haftada Galatasaray'dan 1 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 mağlubiyetlik bir performans gelir ve Fenerbahçe'de 4'te 4 yaparsa mucize gerçek olur. 

Gerçekçi olmak gerekirse Fenerbahçe'nin aday olduğu 3 kulvarda kazanması en zor görüneni ligdi. Zirve yarışına girdiğin rakibin sadece lige odaklanmış sen ise 3 kulvarda oynuyorsun. Ligde şampiyonluk şansını neredeyse kaybeden Fenerbahçe,  Perşembe günü Avrupa Ligi yarı finalinde Benfica'yla Kadıköy'de kozlarını paylaşacak. Takımın Gençlerbirliği mağlubiyetinden sonra Benfica maçında nasıl bir reaksiyon göstereceği çok önemli. Perşembe gününe kadar Aykut Kocaman ve teknik ekibine çok büyük iş düşüyor. Aksi takdirde 3 kupayla mutlu sona erecek olan sezon bir korku filmine dönüşebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder