Ukrayna-Polonya’nın ortaklaşa düzenleyeceği Euro 2012’ye artık sayılı günler kaldı.Turnuva için geri sayım devam ederken tüm futbolseverler olarak takımları inceliyor ve onlar hakkında fikir sahibi olmaya çalışıyoruz.Bende şampiyonada yer alacak iki İskandinav ülkesinden birini sizler için mercek altına aldım.Euro 2012’ye en iyi ikinci olarak gelen takım İsveç.Takım olgusu ve kimyası üst düzeyde olan İsveç, bildiğiniz gibi İbrahimovic,Kallström,Elmander ve Toivonen gibi bilindik isimleri kadrosunda bulunduruyor.
Hamren yönetiminde her şeyden önemlisi bir takım kimliği oluşturmayı başaran İsveç, aynı zamanda elindeki yıldız oyunculardanda en doğru şekilde ve zamanda verim almayı başardı.Hamren’in ön eleme maçlarında genelde takımı 4-2-3-1 dizilişinde sahaya sürdüğünü gördük.Teknik adamın bugüne kadar yönettiği takımlarda da oyuncuları sahaya çoğunlukla bu formasyonla çıkardığını söyleyebilirim.Aynı zamanda elindeki tüm hücum silahlarının her özelliğinden yararlanmaya çalışan bir teknik adam Hamren.Örneğin; Galatasaray’dan tanıdığımız Elmander’in orta sahaya kattığı direnci çok iyi bilen Hamren, Elmander’i forvet arkası oynatarak orta saha ve forvet mevki arasındaki bağlantıyı kolaylaştırmaya çalıştı.Nitekim bu istediğine de ulaştı.
Günümüz futbolunda göze hoş gelen hücum futbolunu baz alan İsveçli teknik adamın takıma kattığı mücadeleci ve savaşçı kimlik oyuncular arasındaki bağlılığı da arttırdı.Bunun en önemli göstergesi olarak ön eleme grubundaki son maçları olan Hollanda karşılaşmasını gösterebiliriz.Takım ruhu,inanç ve tabi ki iyi bir oyunla kazanılmış bir karşılaşmaydı.Erik Hamren’in Euro 2012 grupları hakkındaki şu demeci onun ve takımın inancını anlatmaya yeterli: “Gerçekçi olmak gerekirse grubumuzdan İngiltere ve Fransa'nın çıkacağını söylemeliyim. Ama neden gerçekçi olalım ki? Eğer gerçekçi olsaydık eleme grubunda Hollanda'yı mağlup edip şampiyonaya doğrudan katılamazdık.”
Günümüz futbolunda göze hoş gelen hücum futbolunu baz alan İsveçli teknik adamın takıma kattığı mücadeleci ve savaşçı kimlik oyuncular arasındaki bağlılığı da arttırdı.Bunun en önemli göstergesi olarak ön eleme grubundaki son maçları olan Hollanda karşılaşmasını gösterebiliriz.Takım ruhu,inanç ve tabi ki iyi bir oyunla kazanılmış bir karşılaşmaydı.Erik Hamren’in Euro 2012 grupları hakkındaki şu demeci onun ve takımın inancını anlatmaya yeterli: “Gerçekçi olmak gerekirse grubumuzdan İngiltere ve Fransa'nın çıkacağını söylemeliyim. Ama neden gerçekçi olalım ki? Eğer gerçekçi olsaydık eleme grubunda Hollanda'yı mağlup edip şampiyonaya doğrudan katılamazdık.”
Erik Hamren yönetiminde 10 grup karşılaşmasında 8 galibiyet 2 mağlubiyet alan İsveç, bu 2 mağlubiyeti de Hollanda ve Macaristan deplasmanlarında aldı.10 maçta 31 gol atan İskandinavlar, kalelerindeyse 11 gol gördü.Eleme gruplarında Hollanda ve Almanya’dan sonra en golcü takım oldular.Tabi bunda büyük etken San Marino ile aynı grupta olmaları olabilir.
Takım savunmasını ve yardımlaşmasını üst düzeyde yapan bir takım.Hollanda,İngiltere hatta Almanya gibi turnuvanın favori takımlarını ters ayakta yakalarsa cezayı kolay kesebilen bir yapıları var.Yukarıda bahsettiğim gibi Elmander’in orta saha ve forvet arasında kurduğu bağlantı onların 3.bölgede çabuk çoğalmasını sağlıyor.Duran top tehditleri oldukça yüksek.İbrahimovic,Kallström gibi frikikleri iyi değerlendiren oyunculara sahipler.Kısaca turnuvanın sürpriz favorilerinden birisi İsveç.
İlk 11
Kaleci: Andreas Isaksson
30 yaşındaki tecrübeli kaleci geçirdiği önemli bir sakatlık sonucu PSV takımına son haftalarda katkı sağlayamasa bile Hamren için kalenin en güvenli ismi.Eleme grubu maçlarında Isaksson’un sakatlığı nedeniyle 1 maçta ve Macaristan maçının ikinci yarısında forma giyen yedek kaleci Johan Wiland ise Hamren’in ikinci tercihi.Isaksson İsveçliler için kalede güven veren bir isim.Yer yer yaptığı kritik kurtarışlarla takımını oyunda tuttuğu maçlar var elemelerde.Grup elemelerinde 9 maçta oynadı ve kalesinde 11 gol gördü.
Sağ Bek: Mikael Lustig
Bir sağ bek için boyunun biraz uzun olduğu kesin.1,89 boyundaki sağ bek bazı hızlı kanat oyuncularını durdurmakta zorlanıyor.Ancak içeri doğru kat etmeye çalışan kanatları pozisyon bilgisiyle oyunun dışında tutmayı başarabiliyor.25 yaşındaki Lustig, şu an için takımın sağ bek zaafını tam olarak karşılamış değil.Fakat Lustig gibi oyunculardan ne alacağınızı bildiğiniz için ondan fazlasını beklemek hayalcilik olur.Aynı şekilde seviyesinin altında bir performansta sergilemedi henüz.Eleme grubunda 10 maçın hepsinde oynayan Lustig 1 golle hücumda İsveç’e katkı sağladı.
Sol Bek: Martin Olsson
23 yaşındaki genç futbolcu sol çizginin her bölgesinde oynayabilmesiyle dikkat çekiyor.Süratli ve bileklerine hakim, tipik bir sol bek değil.Günümüz futboluna tam anlamıyla uyan bir sol bek diyebiliriz Olsson için.Eleme grubunda oynadığı 4 maçta 2 gole imza atan Olsson’un Finlandiya deplasmanında attığı gol İsveç için çok anlamlı bir goldü.Hamren’in takımın başına ilk geçtiği zamanlarda sol bek tercihini genellikle Borussia Mönchengladbach’tan tanıdığımız Oscar Wendt’ten yana kullandığını görüyoruz.Ancak Olsson’un takıma dönmesiyle Wendt’e yedek kulübesinin yolu gözüktü.Genç oyuncunun kendini kanıtlaması için çok önemli bir şans Euro 2012.
Stoper: Olof Mellberg
34 yaşındaki tecrübeli stoper İsveç savunmasının merkezi.Milli takım kariyerinde saha dışı olaylarla gündeme gelen ve aynı zamanda takımın eski kaptanı Mellberg, Euro 2012’ye umutla bakıyor.Yıllarca Aston Villa forması giydikten sonra 2008’de Juventus ardından şu an halen oynadığı kulüp olan Olympiakos formasıyla profesyonel futbol hayatına devam ediyor.Büyük ihtimalle bu Mellberg’in İsveç’le geçirdiği son büyük turnuva olacak.Daha önce İsveç’le 5 turnuva yaşayan deneyimli futbolcu, eleme grubundaki 6 maçta forma giydi.San Marino maçında gördüğü bir de kırmızı kart var.
Stoper: Andreas Granqvist
Genelde savunmada tecrübeli isimlere şans veren Hamren, Celtic’den tanıdığımız Daniel Majstorovic’in sakatlığı nedeniyle Mellberg’in partneri olarak ikinci stoper olan Granqvist’e şans vermesi bekleniyor.27 yaşındaki stoper, eleme grubunda 5 maçta forma giydi ve 2 gole imza attı.Duran toplarda etkili olan bir takımın stoperlerinin golcü olmasını beklersiniz.Ancak İsveçli futbolcuların fizikleri özellikle stoper ve santraforlarının fizikleri çok kuvvetli.Uzun ve bileklerine hakim oyuncular.Bu da onları ayrıcalıklı kılacak yönlerden bir tanesi.
Orta saha: Kim Kallström
Orta saha: Anders Svensson
Takımın en deneyimli isimlerinden birisi 35 yaşındaki Anders Svensson.Orta sahadaki ikilide Kallström’ün partneri olduğu zaman onu oyunun her iki yönündende rahatlatan bir Svensson izledik eleme grubu maçlarında.Aynı zamanda pas ve serbest vuruş yeteneği de olan bir oyuncu.Eleme grubunda 8 karşılaşmada forma giyen Svensson için Euro 2012 son turnuva olarak gözüküyor.
Sağ kanat: Sebastian Larsson
Larsson, eleme grubu maçlarında İsveç’in kanat organizasyonlarında en önemli rolü üstleniyordu.Genelde 4-2-3-1 sisteminde ilerideki üçlünün sağ kandında görev yapan Seb’in en büyük özelliği hırsı.Bu özelliği ona kazanma ruhunu,ilhamını verirken çok ucuz kartlar görmesine de sebep olabiliyor.Gelecek ay 27 yaşına basacak olan İsveçli, bu sezon Premier Lig takımlarından Sunderland formasını terletti.Sorumluluk almaktan kaçınmayan bir yapısı olan Larsson, eleme gruplarında 10 maçta da oynadı ve 3 gol, 6 asistlik bir performansla takımına katkı sağladı.
Sol Kanat: Emir Bajrami
Sol ayağını adam eksiltme ve son paslarda oldukça etkili kullanan bir oyuncu Emir Bajrami.Asıl mevkisi sağ kanat olarak gözüküyor.Ancak Hamren, Larsson ve Bajrami’yi aynı anda kullanmak istediği için sol kanatta görev yapıyor.Bajrami’nin sol ayağının dışıyla yaptığı çok etkili vuruşlar var.Önemli bir şut tehditi kaleciler için.24 yaşındaki oyuncu eleme grubunda 6 maçta forma giydi ve 1 gol kaydetti.Turnuvada kendini tüm Avrupa’ya göstermek isteyecektir, dikkatle izlenmesi gereken futbolcular arasında.
Forvet: Ola Toivonen
Uzun boyuna rağmen bileklerine hakim, atletik ve sert şutlarıyla kalecilerin korkulu rüyası.Bu cümleyi İsveç takımındaki tüm hücum oyuncuları için kullanabiliriz neredeyse.Gerçektende öyle.Baktığımız zaman İbra,Elmander ve Toivonen.Üç aynı fizikte adam.Tabi ki İbra bu iki ismin önünde.Ayrıca Toivonen’in tam mevki olarak yeri santrafor değil.Genellikle forvet arkası olarak tercih ediliyor Erik Hamren tarafından.Ama santrafor mevkinde de görev yapabiliyor bilindiği gibi.Grup elemelerinde 9 maçta 2 gol attı.Attığı gollerden birinin son maçta Hollanda’ya karşı 3-2 öne geçiren gol olması bu golün değerinin kat kat arttırıyor.25 yaşındaki Toivonen, Euro 2012’ye umutla bakıyor.
Efsanevi isim Henrik Larsson’dan sonra İsveç takımının kaptanlığını üstlenen Boşnak asıllı Zlatan İbrahimovic, kuşkusuz bu turnuvada takımının gol yükünü çekmeye en büyük aday.Onun futbolu,fantastik hareketleri+gollerinden bahsetmeye gerek yok bence.Önemli olan nokta şu: Zlatan gibi asi ve muhalefet bir oyuncunun kaptanlık pazubantını taşıması onun bu özelliklerinde bir değişime yol açar mı? Şu an gözüken tabloda İbra milli takımı çok ayrı ve özel bir yerde tutuyor.Yani egosunu biraz daha alt seviyede tutmaya çalışıyor.Bu şekilde oynadığı maçlarda takımına katkısını net bir şekilde gördük.Ancak bireysel oynamayı seven İbrahimovic’i bu kadar kısa bir sürede takım oyuncusuna çeviremezsiniz.
Zlatan’ın takımın kaptanlığı yapmasına itiraz eden kimse yok.Ondan yaş olarak büyük birkaç oyuncu olsa bile.Ama onun karanlık tarafının kaybolmasında önemli faktörlerden birisi de Erik Hamren.Henüz Hamren ile ters düşmeyen İbra’nın bu tutumu devam ederse takımı ve ülkesi için başarı yolu daha açık gözükebilir.Zlatan, elemelerde 8 maçta 5 gol atarak takımın en golcü ismi olmuştu.
Kulübedekiler
Defans:Jonas Olsson
1,93 boyunda tipik bir stoper fiziğinde olan Olsson, Hamren’in savunmadaki as oyuncularının yaşayacağı aksi durumlarda kulübede en güvenli isim olarak duruyor.Sol ayaklı olmasının ayrıcalığını kullanıyor diyebiliriz onun için.Premier Lig takımlarından West Bromwich’te forma giyiyor.Grup eleme maçlarında oynamadı ancak eleme maçlarından sonraki özel maçlarda kadroya dahil edildi ve Hamren’in takımında yerini aldı.
Orta saha: Pontus Wernbloom
Wernbloom genellikle orta sahaya kattığı mücadele ruhuyla İsveç’e katkı sağladı.Sert ve korkusuz bir oyun tarzı olduğunu söylemek gerekir.Svensson’la karşılaştırdığımızda fizik olarak daha kuvvetli ve dirençli olduğunu söyleyebiliriz.25 yaşındaki futbolcu Hamren’in öndeyken oyunu tutma taktiğinde 1 numaralı rolü oynuyor.Eleme grubunda 8 maçta forma giyen Pontus Wernbloom, 2 golle takımına katkı sağladı.Ancak bu tip oyuncular oyunun defansif yönünde önem taşıdığı için yaptıkları işler çoğunlukla istatistiklere yansımaz.
Orta saha: Rasmus Elm
24 yaşındaki orta saha oyuncusu Hamren’in tercih listesinde biraz aşağılarda kalsa bile gelecek turnuvalarda orta sahanın maestrosu olmaya aday.Milli takım performasına baktığımız zaman golcü bir orta saha gibi durmuyor.Ancak kulüp takımında istatisliklere de yansıyan bir golcü özelliği var Elm’in.Oyunun her iki yönünü özellikle hücum yönünde gücünün daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz.Duran toplardaki yeteneğini de es geçmemek lazım.Elm, grup elemelerinde 5 maçta forma giyme şansı buldu.Oyuncu hakkında biraz araştırma yaptığınızda turnuva performasına bağlı olarak değer kazanacağını görebilirsiniz.Ayrıca Liverpool’un peşinde olduğu dedikoduları da etrafta dolaşıyor.
Orta Saha:Samuel Holmen
2010 yılından beri İstanbul Büyükşehir Belediyespor forması giyen Holmen, Türk futbol severlerin yakından takip ettiği bir isim.Özellikle başarılı bir form grafiği çizdiğini görüyoruz Holmen’in.İstikrarlı bir futbolcu olduğu yadsınamaz bir gerçek.Hamren’in 23 kişilik aday kadrosunda yer alan Samuel Holmen eleme grubu maçlarında oynamadı.Sonraki hazırlık maçında Danimarka’ya karşı kısa bir süre forma giymişti.Fakat Hamren’in ona güvendiği kesin.27 yaşındaki futbolcu için Euro 2012 bir merdiven görevi görebilir.
Sağ Kanat: Christian Wilhelmsson
İlerleyen yaşına rağmen görev verildiği zaman tecrübesiyle bazı yerlerde aynı mevkide oynadığı Larsson’a üstünlük sağlamayı başarıyor Wilhelmsson.Özellikle sakinliği yönünden Larsson’un yerine tercih edilebilir.Eleme grubunda 4 maçta 3 gol 1 asistle oynadı.İstatistlikleri iyi gözükse bile 2 golü ve 1 asisti San Marino karşısında yaptığını belirtmekte fayda var.Ancak takımın tecrübeli isimlerinden birisi.Hamren’in güvendiği oyuncularından birisi.32 yaşındaki oyuncunun belki de takımdaki bazı arkadaşları gibi son turnuvası olabilir.
Forvet: Johan Elmander
Türkiye olarak yakından tanıdımığız bir oyuncu Johan Elmander.Sezon başında takıma katıldığında ilk maçlarda bize yaşattığı kuşku duygusunu aynı şekilde ilk maçlarda Erik Hamren’e de yaşattı.Fakat ilerleyen zamanda takımın bir kimliğinin, belirli bir formasyonunun ve sisteminin olmasıyla sistemin en önemli parçalarından biri oldu Elmander.Onun en dikkat çekici özelliği orta sahaya yaptığı katkı.Fiziği pivot santrfor olarak gözükse bile Elmander bir forvet oyuncusu.Orta sahadaki direnci arttırıp, oyunun gidişatına göre 4-2-3-1 formasyonunu 4-3-3 çevirebilme şansını Hamren’e verebilen bir oyuncu Johan Elmander.İstikrarlı bir performans sergileyen Elmander’in hem santraforu besleyip hem de orta sahaya yardım etmesi onun çok ekstra bir efor sarf etmesine neden oluyor.Bunu orta sahadaki Kallström ile kapatmaya çalışan Hamren’in yeni formülleri olabilir Euro 2012 için.Grup elemelerinde tüm maçlarda forma giyen Elmander, 2 golle takımına katkı sağladı.Onun performasını istatisliklerden çözmek pek mümkün değildir gördüğümüz üzere.Fakat ligde şampiyonluk maçında yaşadığı sakatlık onu sahalardan yaklaşık 1,5 ay uzak tutacak deniyor.Bu durum Hamren’i zora sokacak gibi duruyor.
23 kişilik aday kadro:
Kaleciler:Pär Hansson (Helsingborgs IF), Andreas Isaksson (PSV), Johan Wiland (FC Kopenhagen).
Defans: Mikael Antonsson (Bologna), Andreas Granqvist (Genoa), Mikael Lustig (Celtic), Olof Mellberg (Olympiakos), Jonas Olsson (West Bromwich Albion), Martin Olsson (Blackburn Rovers), Behrang Safari (Anderlecht).
Orta Saha: Emir Bajrami (FC Twente), Rasmus Elm (AZ), Samuel Holmén (Istanbul BB), Kim Kallström (Olympique Lyon), Sebastian Larsson (Sunderland), Anders Svensson (IF Elfsborg), Pontus Wernbloom (CSKA Moskova), Christian Wilhemsslon (Al Hilal).
Forvet: Johan Elmander (Galatasaray), Tobias Hysén (IFK Göteborg), Zlatan Ibrahimovic (AC Milan), Markus Rosenberg (Werder Bremen), Ola Toivonen (PSV).
Defans: Mikael Antonsson (Bologna), Andreas Granqvist (Genoa), Mikael Lustig (Celtic), Olof Mellberg (Olympiakos), Jonas Olsson (West Bromwich Albion), Martin Olsson (Blackburn Rovers), Behrang Safari (Anderlecht).
Orta Saha: Emir Bajrami (FC Twente), Rasmus Elm (AZ), Samuel Holmén (Istanbul BB), Kim Kallström (Olympique Lyon), Sebastian Larsson (Sunderland), Anders Svensson (IF Elfsborg), Pontus Wernbloom (CSKA Moskova), Christian Wilhemsslon (Al Hilal).
Forvet: Johan Elmander (Galatasaray), Tobias Hysén (IFK Göteborg), Zlatan Ibrahimovic (AC Milan), Markus Rosenberg (Werder Bremen), Ola Toivonen (PSV).
İsveç’in gruplardaki şansı nedir?
İsveç, ev sahiplerinden Ukrayna’nın bulunduğu D Grubunda yer alıyor.Ukrayna’nın yanı sıra İngiltere ve Fransa gibi dünya futbolunun önemli takımları var.Bana göre gruptan çıkma işi biraz da çekilen fikstür ile doğru orantılı.İsveç, turnuvadaki ilk maçını ev sahibi Ukrayna ile oynayacak.Kağıt üzerinde gurbun en güçsüz takımı gibi gözüken Ukrayna, ev sahibi avantajını iyi kullanan bir takım ve İsveç için başlangıç hiç kolay olmayacak.Fakat ilk maçta alınacak bir galibiyet hem ülkenin hem de futbolcuların turnuvaya bakış açısını baştan aşağı değiştirmeye yeter.İkinci maç ise teknik direktör problemini şampiyonaya yaklaşık 1 ay kala çözen karmaşık İngiltere ile.Yani anlayacağınız üzere İsveç için ilk maç kader maçı.O maçta alınacak bir galibiyet İsveç’in gruptaki iddiasını oldukça üst seviyeye taşır.Ayrıca çok karakerli bir takım olduklarından bahsetmiştik.Bu nedenle kendi oyun karakterlerini,kimliklerini sahaya yansıtmayı başarabilirlerse grupta maç dahi kaybetmezler.İsveç gruptan çıkarsa turnuvanın sürpriz takımı olabilir.Hatta ilk maçı kazanırsa turnuvaya damgasını vurabilir.İsveç, şampiyonaya hazırlanmak için İzlanda ve Sırbistan ile özel maç yapacak.
1960’dan bu yana düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nın tarihine baktığımızda İsveç’i ilk kez ev sahipliği yaptığı turnuvada görüyoruz.1992’de ilk kez şampiyonaya katılan ve iyi bir performansla yarı finale kadar yükselen İsveç tüm otoriteleri yanıltmıştı.Euro 2008’de ise turnuvanın sürpriz takımlarından biri onları yenerek ortaya çıkmıştı.Bu takım Rusya bildiğiniz gibi.
İbrahimovic ve arkadaşları bu sefer yaptıkları hatalardan ders almış gözüküyor.Turnuvaya en iyi ikinci olarak katılan İsveç için umutlar yeşermeye başladı bile.
Yazının Borges Blog'daki görünümü için : http://devrimderki.blogspot.com/2012/06/euro-2012-isvec.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder